22 Ağustos 2010 Pazar

Varna'dayız...

Varna'ya yolculuğumuz 2009 yılının Haziran ayında trenle oldu. Eğlendik mi? Giderken evet, dönerken hayır. Eğlendik çünkü, iki günlüğüne de olsa yaz tatiline gidiyorduk ve trenimiz çok konforluydu, eğlenmedik çünkü Pazartesi işler bizi bekliyordu ve trenimiz çok rahatsızdı.

Gidiş trenimiz

Varna'da ilk fotoğrafımızı tren istasyonunda çektik. Saat kulesinden de göreceğiniz üzere, saat henüz 08:00 :)


Nereye gideceğimizi bilmediğimizden, kalabalığı izlemeye karar verdik:) İsabetli bir karar verdiğimizi tarihi binaların, mağazaların ve cafe'lerin bulunduğu bir meydana (Nezavisimost Square:Özgürlük Meydanı) çıkınca anladık. Tarihi bir Ortodoks Katedraline rastlamamız  (Dormition of the Theotokos Cathedral) da bu meydan sayesinde oldu.


Kendimize kalacak bir yer bulduktan sonra, soluğu deniz kenarında aldık. Ama burası Karadeniz.. Aman Allahım yüzebilmek ne mümkün! Dalgalardan dayak yedik resmen:) 






Öğle yemeğimizi burada yedik. Kiril alfabesinde "Mc Donald's" yazımına dikkatinizi çekmek isterim. Ve Bulgaristan'da bu restoranın adını "mek danılds" şeklinde değil, yazıldığı gibi "mak donalds" şeklinde telaffuz ediyorlar. Taksiye bindiğinizde "mek danılds" derseniz taksiciler anlayamayabiliyor. 

Bulgar arkadaşlarımızın tavsiyesi üzerine, Golden Sands'e gitmeden evvel, yol üzerindeki "Dolphinarium" a uğradık. Arkadaşlarımız, yunus gösterisine ücret ödemek yerine, hemen arka taraftaki, havuzu izleyen cafe'ye oturmamızı önermişlerdi. Biz de aynen öyle yaptık, ancak en net görüntü aşağıdaki gibi oldu :) 



Tekrar otobüse atlayıp, Golden Sands'in yolunu tuttuk.. Burada, deniz yine dalgalı, ancak kumsal daha kalabalıktı. Cankurtaranlar denize girenleri uyarmaktaydı.  Turistlerin sayıca daha fazla olduğu bu bölgede, bayan arkadaşlarımız üstsüz bir şekilde, ifil ifil güneşlenmekteydi:) Kumsala masaj yatakları kurulmuş, hatun kişiler (ücret karşılığı) masaj  yapmaktaydı. Meraklısına:)

Bulgaristan'da kumarhaneler serbest. O nedenledir ki, Golden Sands'te fotoğraftandan da göreceğiniz üzere neredeyse adım başı kumarhane...



Yukarıda, Eyfel Kulesi taklidi yapı gözünüze çarpmıştır. Bu yapı bir restorana ev sahipliği yapıyor. Taklit de olsa, bölgeye ayrı bir hava kattığı kesin...



Burada fazla kalmadık. Denize girmek zaten mümkün değildi, e kumar alışkanlığımız da yok:) Bari gitmeden bir de tepeden bakalım Golden Sands'e dedik ve dönme dolaba bindik...






Varna'ya gitmenizi şiddetle olmasa da tavsiye edebilirim. Çünkü yaz tatili için Türkiye'yi tercih edenlerdenim...Bu arada bir tespit; Varnadaki Türklerin sayısı Sofyadakilerden daha fazla! Hatta üniversiteden bir arkadaşımla bile karşılaştım! Siz siz olun, sokakta konuşmalarınıza dikkat edin:)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder